gereken önlemler bir an önce alınsın, hayal kırıklığı istemiyorum.

bence 2011 nüfus sayımında ''sokağa çıkma yasağı'' kaldırılmamalı. çünkü aramızda, nüfus sayım memuru olup kaç kişi olduklarını saymak için gideceği bir sonraki eve kadar yürürken, sokağa çıkma yasağı yüzünden bomboş olan sokaklarda istediği gibi hoplayıp zıplayarak avazı çıktığı kadar bağırmak türünden hayalleri olan insanlar olabilir.
tanrı aşkına neden kimse bunları düşünmüyor!?
açık seçik şeyler yazıyormuş burda.

çok çılgıns.

üçtür geç saatlerde metroda rastlaştığım uzun saçlı çocukla ilişkimizi bir sonraki aşamaya taşımaya karar verdim. bu yüzden bir dahaki karşılaşmamızda, bugünkü gibi beni görünce gülümseyerek gelip yanıma oturmazsa uzaktan kendisine göz falan kırpacağım.

efendi çocuklarla aramız iyi değil.

sınıftaki 'eli yüzü feci düzgün görünen' iyi aile çocukları vizelerden önce ticaret hukuku notlarımı fotokopi çektirmek isteğinde, her şeyden önce notlarımı bir kez gözden geçirmek aklıma gelseydi; derse geç kaldığım günlerden birinde kaçırdığım kısım için boş bıraktığım sayfaya daha sonra hatırlamak amacıyla ''derse geç kaldın sürtük!'' diye not almış olduğumu çok önceden farkedebilir ve fotokopiler çoğaltılıp eli yüzü feci düzgün görünen efendi gençlerin eline geçmeden birtakım şeylere engel olabilirdim.

-''allahım roket beni.''

bol kahveli üstelik.

''ne söylememi bekliyosun? bok renginde oje sürmüşsün. tanrı aşkına, o oje tırnaklarındayken hiç de ikna edici değilsin!''
dedi ve güldü.
haklıydı. çünkü onu, ojemin ''nescafe 3ü 1arada'' renginde olduğu konusunda bile ikna edememiştim henüz.