everyday can be like that. no problem..

ben bugün ıpıslandım.
oturmuş ankara'ya tepeden bakıyodum, bi anda üstümde şimşekler çaktı.
saçlarım bile havayı görüp gri olmaya razı olmuştu ki; yağmur üstüme yağdı.
tam olarak üstüme yağdı. evet.
öyleki; bir yere girsem bulut da ardımdan girecekti sanki,
''anlaşılan'' dedim başımı kaldırıp bulutlara,
''bugünkü göreviniz bu: kate iç çamaşırlarına kadar ıslatılacak!''
sonra usul usul yürüdüm hiç itiraz etmeden,
önce saçlarım yüzüme yapıştı,
sonra eteğimden sular damladı,
ardından ayakkabılarım..
sonra bi amca şemsiye diye bir aletin varlığından haberimin olup olmadığı konusunda endişelenmiş olacak ki acıyarak baktı yüzüme,
ben şemsiye kullanmam diyemedim..
amca yılmadı, çantamdan da sular damladığı için telefonum mp3üm falan bozulmasın diye gitti poşet buldu,
ama onlar zaten ıslaktı ve benim üzerimde onları kurulayabileceğim 1 santimetrekarelik bile kuru yer yoktu,
ona da çare buldu, aldı kendisi kuruladı,
kurularken telefonumun ekranına bakmasın diye dua ederken ben,
o çoktan görmüştü telefonumun ekranında büyük harflerle yazdığım ''BOK'' yazısını..
içimden ''be calm..'' dedim: ''everything will be allright.''
bozuk paralarım yere saçıldığındaysa yalnızca güldüm.
sonra gittim bi çikolata aldım
ve yerken oturup dedim ki başımı kaldırıp;
''iyiydi.. bende iyiyim. don't worry.''
ve sonra şu şarkıyı söyleyip gülümsedim.

12 yorum:

deniz dedi ki...

Ama ben hep senin gibi birisi olmak istedim ki!
Yagan yagmurdan zevk almayi, bazen kizsam da sonra gulmeyi, hayattan bu kadar zevk almayi ve su an tam da yasadigin sehirde olmayi..
Ben kim miyim?
Hic, öylesine geciyordum ugradim kendi hayatima; ama sürekli buralardayim..

FFatiHH dedi ki...

İnsanlar neden yağmurda başını eğer? Ne iyi amcalar var...

Madam de la Red dedi ki...

ne iyi amcalar var ve ne muzur çocuklar var benim gibi telefonuna ''bok'' yazan:S

denizcim hepsi iyi hoş da yaşadığım şehirde yaşamak istemene bi anlam veremedim sanırım.

FFatiHH dedi ki...

ama açıklasaydın.Amca Felemenkçe "bok" keçi demek diye :)

deniz dedi ki...

Uzun zamandir Ankarayi özleyen birisi diyelim, onu da hemen dile getirdim arada :)

FFatiHH dedi ki...

Ben galiba yine yanlış hesaptan gönderdim ya :(

Adsız dedi ki...

birde toplumumuzda yağmurda çok ıslananlara sucuk gibi olmuşsun denir. Hayır sucukla ıslanmanın ne benzerliği olabilir ki ...

oktay

sallanyuvarlan.blogspot.com dedi ki...

bende yağmurlu havalarda niye şemsiye kullanılır onu anlamam.
ıslanmayı herkes sevmez tabi.
ama yağmur ve ıslanmak güzeldir.

Madam de la Red dedi ki...

deniz: anladım denizcim. ama benim gibi insanlar ankarayı sevmezler genelde haberin olsuni;) ıyy gıpgrii..

FD: amcanın o dediğime güleceğini hiç sanmıyorum fd. hatta tebessüm edip acıyan bakışlarıyla başımı falan okşar ne biliim ondan sonra toparlanamam ben.

oktay: yaa oktay bu dediğini ben hep düşünüyorum biliyo musun. ne saçma. salam gibi olmuşsun falan. ıyy.

sallanyuvarlan: bence de. zaten şemsiye bence hiç hoş bişey değil. keza benim elime yakışmıyo.

Dexter dedi ki...

ankara dan olduğunu bilmiyordum,deniz'li bi yer zannediyordum böyle bulunduğun yer.
ne de olsa tek istediğimiz yer rüzgarlı bir deniz kıyısı.

Madam de la Red dedi ki...

dimi dimi.. tipimde böyle denizi olan bi yerde yaşayan insan havası var.
TANRIM BENİM ANKARADA NE İŞİM VAR!..
(sen sallanyuvarlansın biliyorum. no panic.)

sallanyuvarlan.blogspot.com dedi ki...

evet kesinlikle öyle hem uzakları gözleyen,hem de deniz havasını arayan biri.
Ankara'yı deniz yok diye tercih etmem.
evet doğru tahmin..